Alaplı Ziraat Odası

Vatan Hürriyet Ekmek

ZOBİS
ZOBİS
Alaplı Ziraat Odası > Güvercin Yetiştiriciliği

Güvercin Yetiştiriciliği

GÜVERCİNLERİN ÖZELLİKLERİ

Kuluçka : Eşleştikten bir hafta sonra genelde bir gün arayla yumurtlanan iki yumurta 17-19 gün sonra kırılır. Güvercin yumurtası ilk yumurtlandığında 15 gram kadardır. 11 gram kadar doğan yavruların 7. günde ağırlıkları 70, 14. günde 170 g.’a kadar ulaşır. Yavrular 20 günlük olduğunda önlerine yem konulmalı ve yemi görmelidirler. 24-25 günlükken konulan yemleri yemeğe başlamaktadırlar.

Sinir sistemi : Güvercinlerde kafatası ile beyin arasında bulunan ferromanyetik bazı tanecikler, yerin manyetik alanına karşı duyarlı birimler haline gelmişlerdir. Güvercinler bu sistem sayesinde yerin manyetik alanındaki değişimleri hissedebilmektedirler. Bu sistem güvercinlerin çok uzaklardan uçurulduklarında bile yönlerini kolaylıkla bulabilmelerine yardımcı olmaktadır. Omurilik omurga kanalının son ucuna kadar uzanır. Omurilikten ayrılan sinir sistemi, bütün organlara ve kaslara kadar dağılır.


GÜVERCİN KÜMESİ

Kümes deyince aklımıza gelen konu; güvercinlerimizin rahat edebileceği, sağlık koşullarına uygun, yaşamları süresince barınabilecekleri güvercin evleridir. Kümesleri, bahçe kümesleri ,tavan arası kümesleri ve teras kümesleri olarak sınıflandırabiliriz. Kümeslerimizin cephesini, şayet şeçeneğimiz varsa rüzgarın daha ılık estiği, sabah güneşini ve gün boyu güneş ışınlarını alabilen doğu veya güney doğu yönlerine kurarsak kuşlarımızın güneş ışınlarından azami derecede faydalanmalarını sağlarız. Böylece sabahın erken saatlerinde kümesin içersindeki havanında ılıklaşmasını sağlarız.

Kümeslerin çok lüks olması önemli değildir ancak ihtiyaçlara cevap vermesi çok önemlidir. Bahçe kümeslerini ve terasta inşa edeceğimiz kümesleri yerden 45cm gibi yüksekliğe kaldırırsak, kümesin altında oluşacak hava sirkülasyonu sayesinde kümes tabanının daima kuru kalmasını sağlarız.

İyi bir kümeste dikkat edilmesi gereken en önemli husus kümesin tabanının sürekli olarak kuru kalmasını sağlayan ve kuşlarımızda  üst solunum problemleri yaratmayan havalandırma sistemlerinin bulunmasıdır. Bunun için belli zaman dilimlerinde devreye sokacağımız (kuşları yemleme zamanı gibi ) elektrikle çalışan havalandırma sistemlerini tercih edebileceğimiz gibi doğal havalandırma sistemlerini de oluşturabiliriz. Burada dikkat edilmesi gereken en önemli husus kümes içersinde kuşlarımızı cereyana maruz bırakmamaktır.
Bu nedenle kümeslerde tek cepheden, tercihen kümeslerin ön yüzünde alttan açılacak havalandırma delikleri ile kümesin içersine temiz hava girmesini sağlarız. Tavandan açacağımız havalandırma bacaları ile de kümesteki istenmeyen kötü hava ve kokuların dışarıya çıkmasını sağlarız. Böylece kuşlarımızı 
hava akımlarına (cereyan) maruz bırakmaksızın kümeslerimizin hava sirkülasyonunu sağlarız.

Ayrıca kümeslerde kuşlarımızın yuva ölçülerini ve şekillerini belli standartlara göre dizayn edersek hem kuşlarımız rahat eder hem de yuva temizliğinde bizler rahat ederiz. Standartlara uygun yuvadan kastım; bir çift kuşun yaşamlarını sürdürebileceği, rahatlıkla eşleşip yavrularını büyütebilecekleri, kolay   temizlenebilmesi için altında tercihen yuva ızgarası olan, içersinde 2 adet yumurtalık konulabilen, önleri gerektiğinde kapatılabilmesi için yuva önü bulunan, yetiştirdiğimiz kuşların fiziki yapılarına uygun ölçülerdeki yuvaları kastediyorum. Bu yuvaların ölçüleri kişisel olarak değisse de, normal ölçüler
40x60x40 veya 40X70X40 gibidir. Konuyu biraz açmak gerekirse ideal bir yuva 40 cm derinlik, 60 cm genişlik, 40 cm yüksekliktedir. Bu standartlara sahip bir yuvada bir çift kuş, konulacak 2 adet yumurtalık sayesinde aynı anda bir çift yavru büyütürken, bir çiftte yumurtaya yatabilir. Yuva önleri sayesinde ise
kuşlarımızı yuva içersine kapatıp, burada eşleştirerek, yemini ve suyunu burada vererek  doğacak yavruların istediğimiz çiftlere ait olduğundan emin olabiliriz. Ayrıca yuva önlerine takacağımız mamalıklara yem koyarak, hem yavruya bakan çiftlere yardımcı olabiliriz, hem de yavruların ebeveyinlerine
bakarak çabucak yem yemeyi öğrenmelerini sağlarız. Yuva altı ızgaraları ise kuşlarımızın dışkılarıyla temasını kestiği için yemin dışkı ile bulaşması sonucu oluşabilecek olan enfeksiyonların önlenmesinde rol oynayan çok önemli faktörlerden biridir. Ayrıca haftada bir kez bu ızgaraları kaldırmak suretiyle
yuvalıkları kolayca temizleyebiliriz.

Kümeslerimizin tabanlarını günlük olarak temizlemiyorsak yere koyacağımız taban ızgaraları sayesinde kuşlarımızın dışkıları ile temasını keseriz. Kuşlar yerdeki dışkılara basmadığı için, bu dışkılar daha kısa sürede kuruyup, temizlik aşamasında ise daha kolay temizlenebilecektir. Kümeslerde kuşlarımızın
suluklarını yerden takriben 50cm yükseklikteki sehpaların üstüne yerleştirirsek, içeride uçuşan tozların sulukları kirletmesini belli oranda önlemiş oluruz. Kuşlarımızın mutlaka hergün sularını değiştirip tazeleyelim. Böylece uzun süre suluklarda bayat su kalmayacağından suyun bakteri üretmesini de
belli oranda önlemiş oluruz. Günlük verdiğimiz suyu direk çeşme suyu yerine, içersine bir miktar su dezenfektasyonu ilave ederek verirsek, sudan geçmesi muhtemel olan bazı enfeksiyonları önlemiş oluruz. Ayrıca kuşlarımıza yemlerini mutlaka temizlenip dezenfekte edilmiş bir zeminde veya yemliklerde vermeliyiz.Sanırım hiç kimse tuvalette yemeğini  yemek istemez. Öyleyse bizlerde kuşlarımıza yemlerini özenle hazırlanmış yemliklerinde sunalım.Alacağımız bu basit tedbirlerle kuşlarımızın sağlıklı kalmalarını sağlamış oluruz.

BESLEME

İyi bir güvercin yemi karışımında proteinler, karbonhidratlar, yağlar, vitaminler ve mineraller dengeli bir şekilde bulunmalıdırlar. Yem karışımlarında kullanılan daneler çimlenme yeteneklerini kaybetmemiş olmalıdırlar. Bu durum yem kalitesinin ölçüsüdür. Güvercin yemi karışımlarında kullanılabilecek yemler ve besin madde içerikleri aşağıda verilmiştir.

Vitaminler kuşlarımızın vücudunda bazı olaylarda elzem olan maddelerdir. En önemlileri A, B, C, D, ve E’dir. Piyasada çeşitli vitamin preparatları satılmaktadır. Bunların kullanımında en önemli husus doza dikkat edilmesidir.


Mineraller ve iz maddelerde kuşlarımızın beslenmesinde mutlak surette gerekli olan maddelerdir. Eğer kümesiniz bahçede ise ve kuşlarınız yeterli süre bahçede gezme olanağı buluyorlarsa bu maddeleri de topraktan almaları olanaklıdır. Ancak bu durumun sağlanmadığı koşullarda grit ya da yalama taşı adı verilen
ve piyasada satılan preparatlar kullanılmalıdır. Bunların içerisinde en önemlisi, özellikle yumurtlama döneminde gerekli olan kalsiyumdur. Yumurta veya midye kabukları da bu amaçla kuşlara yedirilebilir.

Kuşlarımızın önünde sürekli ve temiz su bulunmalıdır. Özellikle yavru döneminde suya gereksinim artar. Güvercin başına verilecek yem miktarı, güvercinlerimizin canlı ağırlıkları dikkate alınarak ortalama, küçük ırklarda 20-30 g; orta büyüklükte ırklarda 35-50 g ve büyük yada ağır ırklarda 40-60 g’dır. Yem karışımındaki tüm tanelerin yenmelerini sağlamak amacıyla günde iki kez yemleme tavsiye edilmektedir. Verilen yem kuşlar tarafından 15-20 dakikada tüketilmelidir. Eğer bu süre sonunda halen yemlikte yem kalıyorsa yem miktarı biraz azaltılmalıdır. Kuşlarımızın yem tüketimini bulmanın diğer bir
pratik yolu onları bir gün aç bırakıp daha sonra yiyebildikleri kadar yem vermektir. Bu açken bir kerede yenen miktarın 1/3’ü sabah, kalan 2/3’ü ise akşam verilmelidir. Buna karşın yeni yeme düşen yavruların önünde yem sürekli bulundurulmalıdır. Yavrular büyüdükçe haftadan haftaya yem miktarı azaltılmalı ve
bunun sonunda yavrularda da günde iki kez yemlemeye geçilmelidir.

Tüm hayvanlarda olduğu gibi güvercinlerde de yem miktarı ve dengeli beslenme cok önemlidir. Özellikle kapalı koşullarda yetiştirilen kuşların her zaman önlerinde yemin bulundurulması kuşların yağlanmasına neden olur. Yağlanma kuşlarda üreme problemlerine yolaçabildiği gibi özellikle uçucu kuşlarda uçuş performansını olumsuz olarak etkilemektedir.

GÜVERCİN HASTALIKLARI VE TEDAVİ YÖNTEMLERİ

Trichomoniasis (Canker)

Hastalığın Tanımı : Yaşayan ya da yeni ölmüş güvercinin boğaz mukozasının mikroskobik incelenmesinde ortaya çıkar. Kadavrada ölümden sonra 20 saate kadar patojeni görmek mümkündür.

Hastalığın Tedavisi : Trichomonadlar tanımlandığında tüm sürü chevi-col+ ile tedavi edilmelidir. Su tüketimi artarsa (sıcak yüzünden) ilaçlı suya ek yapılmaz. İlaçlı su tüketildiğinde yeni, taze karışım yapılır. Tedavi boyunca banyo suyu konulmaz.



Paramyxovirüs (Sallabaş)

Hastalığın Tanımı : Virüs özellikle tam teşeküllü laboratuvarlarda, ölü kuştan alınan beyin ve böbrek parçalarından tanımlanır. Kuştan, hasta olduktan 2 hafta sonra alınan kan örneğinde antikor kanıtları görülebilir.

Hastalığın Tedavisi : Diğer tüm viral hastalıklarla birlikte, hastalığa yakalanan güvercinler için etkili bir tedavi yoktur. Sürüden birinin bu hastalığa yakalandığından şüpheleniyorsanız, hastalığın yayılmasını önlemek için ‘tüm’ güvercinlere koruyucu aşı uygulanabilir. Görünüşte hasta olan güvercinler
diğerlerinden uzaklaştırılmalıdır ve aşılanmamalıdır. Çünkü virüsü yayarak sürünün kalanını aşının koruyuculuğu elde edilene kadar diğerlerini de riske sokar. Savunma sistemlerini güçlendirmek için livimum ve vitamine b12 ile destek tedavi uygulanmalıdır.

Coccidiosis (Kanlı ishal)

Hastalığın Tanımı : Dışkı örnekleri alınarak mikroskobik muayene ile olur.

Hastalığın Tedavisi : Asemptomik form: Host-patojen dengesini bozmamak için hastalığın hafif hali tedavi edilmez. Şiddetli safha; Hastalıklı kuşlar chevi-kok la tedavi edilir. Uygun bir diyetle ve vitamin e – b12 ile takviye edilmelidirler.

Hexamitiasis

Hastalığın Tanımı : Hexamitae, yeni ölmüş kuşun bağırsak mukozasından alınan örneklerin vücut ısısında mikroskobik muayenesiyle görülür. Yavaş ve kendi çevrelerine dairesel hareketler gösteren trichomonadların aksine bu parazitler düz çizgide hızlı hareketler sayesinde tanınabilir.

Hastalığın Tedavisi : Hastalığın belirlenmesinden sonra tüm sürü chevi-col+ ile tedavi edilir. Su içme isteği artarsa (kuluçka dönemi ve sıcak havada) ilaçlı suya ek yapılmaz. İlaçlı su tükendiğinde yeni su konur. Tedavi boyunca banyo suyu konulmaz.

Ornithosis

Hastalığın Tanımı : Ölü güvercinlerde karaciğer, göz, hava kesecikleri, dalak parçasında yapılan mikroskobik muayene ile belirlenir. Yaşayan güvercinlerde patojen dışkı muayenesinde görülebilir.

Hastalığın Tedavisi : Ornithosis tedavisinde senelerdir başarıyla kullanılan chlorotetracyclin+ le sürü tedavi edilir. 25 gün ilaç kesilmez. Tedavi boyunca kalsiyum zengini besinler ilacın etkisini azalttığından kesinlikle verilmez. Güvercinler uçurulmaz. Banyo suyu konulmaz.